Çağın gelişmelerinden bağımsız bir felsefe olabilir mi? Açıklayınız.
18.ve19. yüzyıl felsefesinde yaşanan olaylar ve tartışmalar günümüzde hala sorgulanmaktadır. 20. Yüzyıl felsefesi tüm bu yaşananları tekrar inceleyerek ve anlamlandırarak gelişen bir felsefe olmuştur. Özellikle Avrupa’da başlayan sorgulama süreci felsefede bazı değişimlere yol açmış ve yeni felsefi akımlar oluşmuştur.
Geçmişten günümüze kadar birçok konu felsefi anlamda ele alınmış, sorgulanmış ve farklı düşünceler ortaya atılmıştır. Ancak her çağın kendine özgü bir düşünce sistemi ve problemleri vardır. Biz geçmişteki bir çözümü günümüze uyguladığımızda çoğunlukla etkili sonuçlar almamız mümkün değildir.
Her yüzyılda insanlığı derinden etkileyen birçok toplumsal olaylar yaşanmış ve o dönemin filozofları tüm olayları farklı bakış açılarıyla değerlendirmiştir. Bu olayların başında Fransız ihtilali ve Sanayi devrimi gelir. Yaşanan tüm olaylar toplumun farklı şekillerde etkilenmesine yol açmış ve köklü değişiklikler meydana getirmiştir.
Bu nedenle yaşanan bu toplumsal olayları ele alan filozoflar yeni felsefi akımlar oluşturmuş ve düzenin bir an önce sağlanması için çözüm yolları üretmeye gayret etmişlerdir. Çağın problemlerine kayıtsız kalmayan Türk aydınları ’da bu felsefi ana akımlardan etkilenmiş ve onlar da yeni fikirler üreterek bu gelişime destek olmuşlardır.
Sonuç olarak diyebiliriz ki; her çağın teknolojisi, ekonomisi, bilgisi ve ihtiyaçları farklıdır. Bu nedenle geçmiş görüşlerden faydalanılarak yeni fikirler üretmek, yeni çözüm yolları araştırmak ve toplumların ihtiyaçlarını belirlemek gerekir. Yani felsefe çağın gelişmelerinden bağımsız olarak düşünülemez.