Aristo, öğretmeni Platon’dan tamamen farklı düşüncelere sahipti. Hatta Aristo ve Platon birbirinden tamamen farklı iki zıt felsefenin kurucusudur bile diyebiliriz. Aristo’ya göre bir nesnenin bir durumun ya da bir canlının bilgisinin edinebilmesinin sadece ve sadece tek bir yolu vardır. O yol da tamamen empirik bir yoldur. Yani deneye ve gözleme dayalı olarak ilerleyen ya da ilerlemek zorunda olan bir yoldur. Uzun çalışma saatleri içerisinde doğayı bizzat gözlemleyen ve gözlemlemenin kuşkusuz en büyük kanıt ve veri olduğunu söyleyen Aristo’ya göre bir varlığın bir nesnenin burada ya da var olduğunun bilgisini almamızın tek yolu, o nesneyi beş duyu organımızdan en az biri ile algılamamızdır. Eğer bir nesneyi duu organlarımızdan en az bir tanesi ile algılayamıyorsak o nesneye var demeye kesinlikle gücümüz yetmez. Dolayısıyla bir nesneyi var kılan da yok eden de bizim duyu organlarımızın varlığı ya da yokluğudur.