İnterneti hangi amaçlar için kullanıyorsunuz?

İnterneti hangi amaçlar için kullanıyorsunuz?

İnterneti araştırma yapmak, mail göndermek , alışveriş yapmak, gazete okumak, müzik dinlemek ve sosyal medya için kullanıyorum.

Her saat başı gündemin değiştiği ülkemizdeki gelişmeleri ve dünyadaki gelişmeleri takip etmek, güncel konulardan anında haberdar olmak için internetten gazetelere haber sitelerine kolayca ulaşıpgündemden haberdar olabiliyorum. İşimle ilgili veya sosyal hayatımla ilgili belge, evrak göndermem gerektiğinde mail ile bunları gönderebiliyorum.

 

Bir şey almak isteğimde internet üzerinden alışveriş sitelerinden araştırma yapıp fiyat karşılaştırması yapıp ona göre alıyorum. Tatil için ya da iş için yaptığım seyahatlerimde kalacağım oteller ile ilgili hem fiyat araştırmasını hem de oteller ile ilgili müşteri yorumlarını internetten araştırıp öyle seçim yapıyorum. Ulaşım için de uçak bileti otobüs biletini de internet aracılığı ile alıyorum. Sağlıkla ilgili olarak çok sık interneti kullanıyorum. Hastane ve doktorlar ile ilgili araştırma yapıyorum. Youtube üzerinden müzik dinlemek ve film seyretmek için internet vazgeçilmezim oluyor.

Akıllı telefonlarda bulunan navigasyon uygulaması en çok kullandığım uygulamalardan biridir. İnternet bağlantısı ile navigasyon sayesinde bilmediğim bir adres olduğunda çok rahatlıkla navigasyonun yönlendirmesi ile bulabiliyorum. İnstagram, Twitter başta olmak üzere sosyal medya ile de internet sık sık hayatımdadır. Akıllı telefonlara birçok uygulamanın indirilebilmesi sayesinde birçok internet uygulamasına tek dokunuşla ulaşabilmekteyim.

Uzay denince aklınıza neler geliyor?

Uzay denince aklınıza neler geliyor?

Uzay, dünyanın atmosferi ve diğer gök cisimleri dışında yer alan ve sonsuz büyüklükte olduğu varsayılan boşluk. Uzay madde ve evrenden oluşan geniş bir sistemdir. Evrenin devasa büyüklüğünü düşünecek olursak uzay başlı başına bir merak konusu olmaktadır. Güneş, gezegenler, yıldızlar, galaksiler, asteroitler ve meteorlardan meydana gelen gök cisimlerinden meydana gelen maddesel yapıyı kapsayan boşluklu yapıya uzay denmektedir.

Gözlemlendiği kadarıyla evren 100 milyondan fazla galaksiden meydana gelmektedir. Güneş sisteminin de yer aldığı Samanyolu Galaksisi de bunlardan birisidir. Galaksiler içinde milyonlarca gök cismini barındırmaktadır. Uzay ve gök cisimlerinin incelendiği bilim dalına astronomi denilmektedir.

 

Uzay denince akla hiç şüphesiz yıldızlar gelmektedir. Kızgın gazlardan meydana gelen ve çevresine ısı, ışık yayan gök cisimlerine yıldız denmektedir. Gece gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz yıldızlar bizim dünyamızdan hatta güneşten büyük, çok uzaktaki yıldızlardır. Gözle veya teleskopla görünen parlak yıldızlardan başka gökyüzünde ışık yaymayan yıldızlar da vardır,  bu yıldızlara sönmüş yıldızlar denilmektedir.

Uzay denince akla gelen bir diğer önemli gök cisimleri ise gezegenlerdir. Bir yıldızın etrafında dolaşan gök cisimlerine gezegen denilmektedir. Dünyanın da içinde yer aldığı Güneş Sisteminde, güneşin doğrudan uydusu olan sekiz gezegen olduğu kabul edilmiştir. Bu gezegenler, Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün gezegenleridir. Güneşin etrafında belirli dönüş hareketleri yaparak Güneş Sistemimizi oluştururlar.

Güneş sisteminde yer alan asteroitler gezegenlere oranla küçük hacim ve kütleye sahip olduklarından dolayı gezegenimsi olarak adlandırılırlar. Güneş Sisteminde Mars ile Jüpiter arasında yer alırlar. Sayıları oldukça fazladır.

Bir mekânda yüzlerce yıl bir geleneğin sürdürülmesinin önemi neler olabilir?

Bir mekânda yüzlerce yıl bir geleneğin sürdürülmesinin önemi neler olabilir?

Bir yerleşim yerinde yüzlerce yıl bir geleneğin sürdürülmesi ile orada gelenek görenek diye adlandırılan kavram ortaya çıkar. Bu gelenek uzun yıllar devam ettiği için belirli bir kültürel yapının nesilden nesile aktarılması gerçekleşmiş olur.

Bu kültürel yapı ve bu kültürün simgesi olan tarih yeni nesildeki insanlar için de merak konusu olur. Tarih kitaplarına bile geçebilecek bir miras niteliği taşıyabilir. Bu gelenek ve göreneği oluşturan toplumların bıraktıkları eserler ise tarihi bir öneme sahip olur. Farklı yerlerden gelen insanlar bu tarihi mirası ziyaret ederek o topluma turistik olarak da katkı sağlayabilirler. Ayrıca o toplumun gelişmesine ve tanınmasına da sebep olmuş olur.

 

Bir mekânda yüzlerce yıl bir geleneğin sürdürülmesi ile ayrıca farklı kültürlerden sanatçıların ve bilim insanlarının o mekânda yaşaması demektir. Bu durum sanat ve bilimin de gelişmesini sağlar. Anadolu topraklarında yaşayan birçok farklı kültürden bilim insanı ve sanatçı olmuştur. Bu şekilde kültürümüz çeşitlilik kazanmıştır.

Ülkemizde yüzlerce yıl farklı etnik kökende insanlar yaşamıştır. Bu insanların oluşturduğu etnik çeşitlilik de ülkemizde farklı kültürlerin oluşmasını sağlamıştır. Farklı kültürler ülkenin gelişmesini sağlar. Bir arada farklı toplumların yaşaması da hoşgörü ve barışı getirir.

Bu nedenle bir mekanda yüzlerce yıl bir geleneğin sürdürülmesi ülkeye etnik çeşitlilik, turistik anlamda kazanç sağlamaktadır.

Sağlık Ve Spor Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır?

Sağlık Ve Spor Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır?

Bizler sağlıklı yaşayarak hayatımıza devam etmek zorundayız. Sağlığımızı korumak için doğru beslenmeli ve sporu hayatımıza dahil etmeliyiz. Spor yapmayı alışkanlığımız haline getirmeliyiz. Dengeli beslenmek nasıl önemli ise, spor yapmak da sağlığımızı koruma da önemli rolü vardır.

Spor yapmak bir insanın sağlıklı kalmasını kolaylaştırır çükü; doku ve organ sistemlerinin işleyişini kolaylaştırır. Spor yapmak daha düzenli ve planlı olmanızı sağlayacağı gibi, vücudumuzun işleyişinin devamlılığında etkendir. Daha zinde ve enerjik olmanızı sağlayacaktır. Spor ve sağlık arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Spor yapan insanlar daha doğal beslenir ve buda beraberinde daha sağlıklı bir hayatı beraberinde getirir. Günümüzde bir çok insanın kalp ve damar hastalıklarından dolayı öldüğünü biliyoruz. Aşırı yağlı gıdalar ve genetik sebeplerden kaynaklanıyor. Bütün bunlarla mücadele etmek için sporu hayatımıza yerleştirmemiz gerekiyor.

 

Spor yapmak için mutlaka pahalı spor salonlarına gitmek gerekmiyor. Her gün düzenli yaptığımız yürüyüşler, koşular, bisiklete vücudumuzda etkiler yaratacaktır. Düzenli yapılan spor uyku düzenimizi de olumlu etkileyecektir, yorgun ve uykusuzluk problemlerimizi ortadan kaldıracaktır. Diğer bir faydası da, dış görünüşümüzde farklılık yaratacaktır, buda beraberinde özgüvenimizi yükseltecektir. Spor yapmak daha sosyal olmamızı sağlar, özelikle spor salonlarında yapıyorsak. Bu bizi psikolojik açıdan da olumlu yönden etkileyecektir.164

Kaliteli bir yaşam için, dengeli beslenmeyi ve sporu hayatımıza entegre etmekle zorundayız. Sporu alışkanlık haline getiremediğimiz sürece yaşayacağımız birçok hastalıkla baş etmek zorunda kalacağız. En azından kendimiz için çaba gösterebiliriz, geleceğimizi düşünerek özellikle yaşlandığımızda yapmış olduğumuz spor bize artı olarak geri dönecektir.

Bağımsız bir ülkenin vatandaşı olmasaydınız hangi özgürlüklerden yararlanamazdınız?

Bağımsız bir ülkenin vatandaşı olmasaydınız hangi özgürlüklerden yararlanamazdınız?

İnsanların en temel hak ve özgürlüklerinden biri kendi kendilerini yönetebilme hakkıdır. Bu haklarını seçme ve seçilme hakkı ile kullanırlar. Yani insanların kendi yöneticilerini demokratik bir şekilde seçim ile seçme hakkı vardır. Ancak bu hakkı kullanılabilmek için insanların bağımsız ülkelerde yaşaması gerekmektedir. Çünkü başka devletlere bağımlı olan ülkelerde, o ülkenin yöneticilerini kendilerini yöneten devletler seçer. Hatta bağımsızlığını kazanamamış ülkelerde bazen insanlara kendi yöneticilerini kendilerinin seçtiğini düşündürtmek için seçimler yapılır.

 

Ancak bu durum aslında bir göz boyama niteliğindedir. Çünkü bu seçimlere katılan adayların ya tamamını o ülkenin üzerinde egemen olan devlet seçer ya da kendilerinin bir adayı olur ve bu adayın kazanması için her şeyi yaparlar. Bu durumda bağımsızlığını kazanamamış olan bu ülkenin halkı kendi yöneticilerini kendilerinin seçtiğini düşünseler bile durum böyle değildir. Bazense halk da aslında seçtikleri yöneticiyi kendi iradeleri ile seçmediklerini bilirler ancak bu durumda yapacakları bir şey olmadığı için bu durumu kabullenirler. Yani bağımsız bir ülkenin vatandaşı olmayan insanlar seçme ve seçilme özgürlüğünden yararlanamazlar.

Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim sözünden neler anlıyorsunuz?

Mustafa Kemal ATATÜRK‘ün “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.” sözünden neler anlıyorsunuz?

Mustafa Kemal ATATÜRK; Cumhuriyet’imizin kurucusu, Milli Mücadele’mizin komutanı ve Türk Milleti’nin çağdaş medeniyetler düzeyine yükselmesi hedefine sahip bir kahramandır. O sözleriyle bize yol göstermiştir. Bu sözlerinden birisi de “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.” Sözüdür. Bu söz spor yapmanın ve sporcu olmanın önemine vurgu yaptığı gibi iyi bir sporcuda bulunması gerekli olan pek çok hususu da vurgu yapmaktadır. Bundan dolayı bu söz, günümüz itibariyle pek çok spor salonunda ve okulda yazılı olmaktadır.

 

Atatürk’ün “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.” Sözü, sporcuların zeki ve çevik olmaları gerektiğinin üzerinde durmaktadır. Elbette ki sporcular, çevik olmak durumundadır. Çevik olmak tek başına bir şey ifade etmese de zeki ve çevik olmak; çok şey ifade etmektedir. Zeki olan insan çevikliğini en güzel ve en yararlı bir şekilde kullanmak hususunda başarılı olacaktır. Yine hem çevik hem de zeki olan bir insan; spor dallarında da başarılı olacaktır.

 

Atatürk, “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.” Sözü ile sporcuların zeki ve çevik olmaları gerektiğinin üzerine durmuşsa da sporcuların ahlaklı olmaları gerektiği hususunda ayrı bir önemle durmuştur. Ahlaklı olan sporcuları severim demek; sporcuların günümüzdeki fair play kuralların uygun olarak davranmalarını ifade etmektedir.

Türkiye’de doğal güzellikleri gösteren resimlerden oluşan broşür kimler için hazırlanmıştır?

Türkiye’de doğal güzellikleri gösteren resimlerden oluşan broşür kimler için hazırlanmıştır? 

Broşürler belirli bir markanın, ürünün, hizmetin, bir işletmenin ya da bir yerin tanıtımını ve reklamını yapmak üzere kullanılır. Bilgilendirici, akılda kalıcı ve bir içeriğe sahip olması önemlidir. Bir broşür potansiyel müşterilere, misafirlere vb. geniş kitlelere bilgi ve duyuru ulaştırmak için kullanılan en etkili ve yaygın araçlardan biridir. Broşürler fotoğrafları, grafikleri, bilgileri sergilemek için mükemmel tuvallerdir.Başlıkları ve fotoğraflarıyla hedef kitlenin ilgi alanına hitap eden ya da ilgisini uyandıran, amacına uygun, broşürü inceleyen kişiler için net bilgiler içeren, harekete geçirme ifadeleri barındıran nitelikte olmalıdır. Aynı zamanda broşürler uygun maliyetli, dağıtımı kolay, tanıtımı özelleştiren ve bir okumadan sonra atılmak yerine referans olabilecek nitelikte reklam araçlarıdır.

 

Fotoğraflar bir seyahat broşürünün en önemli parçasıdır. Broşürü inceleyen kişileri cezbedecek ve doğal güzellikler, gezilecek yerler için heveslendirecek, onlarda merak uyandıracak nitelikte olmalıdır. Broşürlerde fotoğrafları kullanarak ne göstermek istediğimizi, nasıl bir algı yaratmak istediğimizi belirlemek çok önemlidir.

 

Türkiye kültürü, sanatı, doğası, coğrafyası, çarpıcı manzaraları ve zengin tarihi mirasıyla dünyanın önde gelen turistik mekanlarından biridir. Gerek yerli gerekse yabancı turistler ve bu mekanların potansiyel müşterileri için tanıtım amaçlı hazırlanan broşürler benzersiz manzaralar, doğal güzellikler ve unutulmaz deneyimler için istek uyandırıcı bir etki yaratmaktadır. Türkiye’nin doğal güzellikleri için tanıtımın yanı sıra rehber olma niteliği de taşıyan bu broşürler, belki güzel bir anının parçası olarak saklanacak, belki de buraları gezip görenlerin tanıdıkları için bir reklam aracı olacaktır.

En sevdiğiniz sanat dalı hangisidir?

En sevdiğiniz sanat dalı hangisidir? Neden?

 

Yedi farklı sanat dalı vardır. Bunlar resim ve heykel, müzik, tiyatro, dans, edebiyat, yapı, sinemadır. Resim ve heykel bu yedi sanat dalından en eskisidir. Güzel sanatlar olarak da geçmektedir. Müzik birtakım duygu ve düşünceleri sesler aracılığıyla anlatma sanatı; bu şekilde oluşmuş seslerin okunması veya çalınması olarak tanımlanır. Tiyatro herhangi bir olay ya da durumun sahneden canlandırılması amacı ile yazılmış eserlerin sahnede canlandırılmasıdır. Eski Yunan’da “bir oyunun oynandığı yer” anlamına gelmektedir. Dans belirli bir müziğe uyarak estetik hareketler bütünü anlamına gelmektedir. Edebiyat olay, düşünce ve duyguların dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesi sanatıdır. Yapı barınmak veya başka amaçlar için yapılmış her türlü mimari eserdir. Tanımı sanatı çok çağrıştırmasa da sanatsal özellikleri olan yapılarımız çok fazladır. Sinema ise güzel sanatların dalı olarak yansıtılmaya uygun görülen filmleri gerçekleştirme sanatıdır.

 

Benim en sevdiğim sanat dalı tiyatrodur. Çünkü rol yapma, taklit etme, doğaçlama yapma konularında yeteneğim olduğunu düşünüyorum ve bu sanat dalı ilgimi çekiyor. Yapmak kadar izlemek de çok hoşuma gidiyor. Herkes kendi yeteneğine göre belli bir sanat dalına ilgi duymaktadır. Rol yapma yeteneği olan tiyatro ya da sinema, el becerisi güçlü olan resim ve heykel,  bedensel hareketlere ilgisi ve yeteneği olan dans, sesi güzel olan ve iyi bir kulağa sahip olanlar ise müziğe ilgi gösterebilmektedirler.

Sanata önem vermeyen toplumlarda medeniyetin gelişmesinden söz edilebilir mi?

Sanata önem vermeyen toplumlarda medeniyetin gelişmesinden söz edilebilir mi?

 

Toplumlarda medeniyetin gelişebilmesi için sanat ön koşul gibidir. Bir toplum sanata ve sanatçıya önem vermiyorsa o toplumun medeniyetinden söz edemeyiz. Medeniyet, bir toplumun kültür, sanat, bilim, düşünce anlayışı ve teknolojinin bütünleşmesi ile ortaya çıkar. Tüm bu unsurların iç içe geçerek günlük hayata yansıması medeniyet olarak adlandırılır. Tek başına bu unsurlardan birisinde ilerleme gösteren bir toplum ise o alanda başarılı bir toplum olarak adlandırılır. Örneğin bir toplum bilimsel alanda ve teknolojide çok ileriye gitti, fakat sanat alanında hiç bir eser ortaya çıkarmadı. O toplum için medeni diyebilir miyiz? Teknolojide veya bilimde ilerde deriz. Oysa medeniyetler öncelikle sanatları ile vardır.

 

Türk İslam Medeniyeti dediğimizde veya Eski Yunan Medeniyeti dediğimizde aklımıza ilk olarak sanat ve kültür gelir.Kültür, bir toplumun kimliği gibidir. Dil, yaşam tarzı, inançları, duygu ve düşünce birikimini içine alır. Sanat duyguları, düşünceleri farklı materyaller kullanarak anlatmaktır. Sanat yetenek ister, yaratıcılık, hayal gücü ister. Ama bu temel taşları, sanatın %50’sini oluşturursa %50’sini bilgi oluşturur. Bilgi olmadan sanatta mümkün değildir. Bunun yanında bilimin temelinde de sanat vardır, hayal gücü ve yaratıcılık yatar. Hayal gücü olmadan icat yapmak mümkün müdür? Sanat ve kültür medeniyetleri besler. Beraberinde ilerlemeyi ve gelişmeyi getirir. Teknoloji ve bilim ne kadar gelişirse gelişsin, sanat ve kültür ile beslenmediği, estetik ve güzellik katılmadığı sürece bir toplumda medeniyetten söz edemeyiz.

Bilimsel gelişmeler insanların hayatını kolaylaştırır mı?

Bilimsel gelişmeler insanların hayatını kolaylaştırır mı? Örnek vererek açıklayınız

 

İnsanlık tarihinin bilinen en eski zamanlarından bu yana insanlığın yaptığı çalışmalar incelendiğinde insan hayatını kolaylaştırmak, insanın değişen çevresel etmenlere göre güvenliğini sağlamak, insanlığın devam eden yaşantısının konforlu ve uzun sürmesini sağlamak amacıyla yapıldığı görülebilir.

 

Örneğin ilkel insanların yaşadığı dönemler incelendiğinde yerleşik hayata geçen insanların hayatını idame ettirebilmesi için ihtiyaç duyacağı aletler geliştirdiği görülmektedir. En ilkel aletlerden günümüz teknolojiyle elde edilen akıllı cihazlara kadar gelinen süreç yapılan bilimsel çalışmalardan elde edilen sonuçlar sayesindedir. Bilim insanlarının temel bilimlerin araştırılmasıyla başlayarak ortaya koydukları sonuçların ışığında birçok alanda gelişmeler yaşanmış insanların hayatı bu gelişmeler sonucunda etkilenmiştir.

 

Örneğin insanlık tarihi açısından tekerliğin icadı bir dönüm noktası olmuş sonrasında hayvanların gücünden yararlanılarak ulaşım ve taşıma araçları yapılarak insanlar kendi bedenini yormadan alternatif yollar bulmuştur. Tarih boyunca yapılan bilimsel çalışmalar ile hayvanlar ile çekile araçlardan motorlu taşıtlara, hava araçlarına ve deniz araçlarına ulaşılmış ve insanların hem ulaşım hem de yük taşıma kapasitesi artmış ve hızlanmıştır. İlk zamanlarda doğduğu bölgenin birkaç kilometre civarında yaşamını geçiren insanlık şimdi kendi dünyasının dışını keşfederek seyahat etme sürecindedir.

 

Yapılan bilimsel çalışmaların insanların yaşamına katkısı ulaşımın dışında birçok alanda örnek verilebilir. Örneğin tıp alanında yapılan bilimsel çalışmalar insanların daha uzun süre ve daha kaliteli bir hayat sürmesine neden olurken, gelişen teknik ile yapılan konforlu yapılar kendini güvende hissedebileceği evlerde yaşamasına imkan vermiştir.