Vadi ve kanyonlar kalker gibi dirençli ve çatlaklara sahip olan taşların içerisinden geçmekte olan akarsuların derinlemesine bir aşındırma oluşumu sonucu meydana gelmekte olup vadilerin yamaç eğimleri oldukça diktir. Şelaleler, akarsu yataklarının kırılması, buzullaşması ya da farklı aşınma süreçleri sebebi ile akarsu yatağının oluşumu sırasında meydana gelebilmektedir. Ova oluşumu ise akarsuların taşıdıkları alüvyollar sayesinde meydana gelmekte olup oldukça verimli araziler olarak karşımıza çıkmaktadır. Vadi yamaçlarından inen sel sularının, rüzgar ve tüflerden oluşan yapıları aşındırması ile peribacaları adı verilen ilginç oluşumları meydana getirmektedir.
Türkiye’deki akarsuların rejimlerinin düzensiz olması ve akımlarının yüzeyleri aşındırması ile oldukça farklı oluşumlar meydana getirmesi akarsuların Türkiye’nin yeryüzü şekillerinin oluşumunda ne kadar önemli bir yere sahip olduğunun göstergesidir. Türkiye üçüncü ve dördüncü jeolojik zamanda oluşumunu tamamladığı için geç oluşumlu yani genç bir ülkedir. Bu sebeple yeryüzü şekilleri oluşumunun hala devam ettiği bilinmek ile birlikte Türkiye’deki akarsular denge profiline ulaşmamışlardır. Mevsimsellik özelliğinden kaynaklı olarak sürekli yağış alan bir ülke olmaması sebebi ile akarsular en çok ilkbahar mevsiminde karların ve buzların erimesi ile birlikte aldığı yağışlar ile en çok suyu taşırlar. Bu şiddetli akımlar ise aşındırma ve biriktirme yolu ile yeryüzü şekillerini meydana getirir.