Embriyonun Sağlıklı Gelişebilmesi İçin Anne Adayının Dikkat Etmesi Gereken Hususlar Nelerdir?

Embriyonun Sağlıklı Gelişebilmesi İçin Anne Adayının Dikkat Etmesi Gereken Hususlar Nelerdir? Açıklayınız.

 

Embriyonun anne karnında sağlıklı gelişip beslenmesi için anne adayının dikkat etmesi gereken birçok husus vardır. Öncelikle anne adayı beslenmesine dikkat ederek dengeli beslenmelidir. Sigara, Alkol ve kafein türü içeriği bulunan hiçbir maddeyi kullanmamalıdır. Anne adayı sık sık kadın doğum doktoruna kontrol olmalı hastanelerde radyasyon yayan alanlardan uzak durmalıdır.

 

Gebelikte bol sıvı alımı çok önemlidir. Hazır gıdalar yerine taze sıkılmış portakal suyu içmelidir.  Kahve tüketecekse çok az olmalıdır. Özellikle demir ihtiyacı için demir bakımından zengin kırmızı et tercih etmelidir. Yalnız kırmızı et tüketirken çiğ olmamasına dikkat etmelidir. Gebeliğin oluştuğu andan itibaren anne adayının protein ve kalsiyum bakımından zengin et, süt, yumurta, sebze, meyve ve sıvı içecekleri tüketmesi gerekmektedir.

 

Gebelikle birlikte ağır yük taşıma, ağırlık kaldırma gibi davranışlardan kesinlikle kaçınılmalıdır. Cep telefonu ile uzun süre temas halinde bulunmaları kalp ve karın bölgelerine yakın yerlerde taşımaları cep telefonunun yaydığı radyasyon nedeni ile tavsiye edilmemektedir. Hava alanları ve alışveriş merkezlerinde bulunan manyetik kapılardan tedbir amaçlı geçmemelidirler. Anne adayları hamilelik ile birlikte sıkı giysi kullanmamalıdırlar. Kanama ve düşük riski varsa uzun sürecek kara ve uçak yolculuklarını doktor izni ile gerçekleştirmelidirler.

 

Genellikle tüm gebelik süresince anne adayının toplamda 9 ila 13 kilogram alması uygun görülmektedir. Zayıf olan kadınlarda bu durum 1-2 kg. daha fazla, kilolu kadınlarda ise biraz daha az almaları uygun görülmektedir. Gebelerde aylık kilo alımı 1-1.5 kg olmalıdır.

Anne adayı gebelik süresince nelere dikkat etmelidir?

Anne adayı gebelik süresince nelere dikkat etmelidir?

 

Anne adaylarının hamilelik sürecinde dikkat etmesi gerekenler;

  • Egzersiz: Hamilelik süresince anne adayının egzersiz yapmasının pek çok yararı vardır. fakat bu egzersizlerin aşırı yorgunluk oluşturmayacak şekilde olmasına dikkat edilmelidir. Her gün temiz havada yürümenin faydası büyüktür. Gebelik süresince anne adayı, ani ve keskin hareketlerden kaçınmalıdır.
  • Kilo alma: Hamilelik süresince anne adayının kilosuna dikkat etmesi gerekir. Hamilelik süresince 9-12,5 kilo alınması normal olarak görülür.
  • Çalışma yaşamı: Aksi bir durum olmadıkça normal iş yapılabilir. Fiziksel aktivite gerektiren ve yorgunluk veren işlerde çalışmak erken doğum açısından oldukça risklidir.
  • Yolculuk: Aksi söylenmedikçe kısa seyahatler yapılabilir. Uzun seyahatlerde her iki saatte bir kısa bir yürüyüş yapılmalıdır.
  • Banyo: Hamilelik ve lohusalıkta banyo yapmanın herhangi bir sakıncası yoktur. Önemli olan banyo suyunun aşırı sıcak ya da soğuk olmamasıdır. Ayrıca hamileliğin ilerleyen süreçlerinde banyoda kayıp düşme gibi olayların olmaması için dikkat etmek gerekir.
  • Giyim: Hamilelikte giyilen kıyafetlerin rahat ve pratik olması önemlidir. Sıkı korse ve jarsiyer asla giyilmemelidir. Ayrıca yüksek topuklu ayakkabılar düşme riskini arttıracağı için rahat ve düz ayakkabı giyilmelidir.
  • Bağırsak hareketleri: Hamilelik boyunca bağırsak hareketleri düzensiz olabileceği için, gebelik süresince günde bir kez tuvalete gitme alışkanlığının kazanılması gerekir. Kabızlık probleminin oluşmaması içinde bol bol sebze, meyve ve su tüketmek gerekir.
  • Ağız ve diş bakımı: Hamileliğin başında tedavi gerektiren dişler belirlenip tedavi edilmeli.

Bir bebeğin doğumundan itibaren iki yaşına kadar geçirdiği fiziksel değişimleri

Bir bebeğin doğumundan itibaren iki yaşına kadar geçirdiği fiziksel değişimleri söyleyiniz.

 

Bir bebeğin fiziksel gelişiminin doğum öncesi dönemden sonra en hızlı geliştiği dönem iki yaşına kadar olan dönemdir. Bebeğin bu dönemde önce kafası büyür, ağırlığı ve boyu hızlı bir şekilde gelişir. Doğum ertesi bebeğin kilo artışı ilk iki yılda oldukça hızlıdır. Bebek doğduktan sonra 6.aya geldiğinde kilosu neredeyse doğduğu kilonun iki katına çıkarken, yaşına geldiğinde ise üç katına çıkar. Zihin ve kas koordinasyonunda da hızlı bir gelişim gözlenir. Doğum ertesi bebeklerin baş kemikleri arasında boşluk görülür. Bebek ilk doğduğunda kafasında, altı tane yumuşak bir boşluk yapısı vardır. Bunların en önemlisi ise başın üst kısmında olandır. Yumuşak olan bu boşluklar hızla kapanırken, başın tepe kısmında olan yumuşak kısım ise 12 ile 15 ay arasında kapanır. Bu boşlukların daha erken yadadaha geç kapanması bir sorun olduğunun göstergesidir. Bebeklerin solunum sistemi yetişkin kişilere göre farklıdır.

 

Bebeklerin solunum kanalları daha kısa ve dardır. Dolayısıyla bebeklerin solunumları hızlı ve yüzeyseldir. Doğum ertesi bebeklerin kalp atış hızları yüksektir. İlk yaşına kadar kalp atış hızı ortalama 100-150 iken ikinci yaşına geldiğinde 90-125 arasına gelmiştir. Bebekler üçüncü aya geldiklerinde kafasını dik tutabilme yetisine sahip olurlar. Hareket eden nesneleri takip edebilirler. 3-4 ay itibariyle reflekslerini kontrol edebilmeye başlarlar. 5-6 ayda ise nesnelere uzanıp alabilirler. 7-8 aydan sonra desteksiz oturmaya başlarlar ve emekleyerek ebeveynden bağımsız olma sürecine girerler. Yürüme evresi ise genellikle 11-13 ay arasıdır.

Kış aylarında koyu renkli giysilerin tercih edilme nedeni

Kış aylarında koyu renkli giysilerin tercih edilme nedenini açıklayınız.

 

Sıcak ve yaz günlerinde daha çok beyaz yada açık renkli giysiler giyeriz. Çünkü beyaz renk güneş ışığı içinde bulunan tüm ışınları yansıtır, yani beyaz tüm renklerin birleşimidir. Siyah renk ise bu durumun tam tersine tüm ışınları emer. Yani siyah renk üzerinde hiçbir ışın yansımaz, daha doğrusu siyah renk bir renk değildir, renksizliktir. Siyah renkli kumaşlar ışığın hepsini tuttuğu için, beyaz kumaşlara göre tenimizi yaklaşık olarak 5 derece daha sıcak tutar. Buna karşı Sina çöllerinde yaşayan bedeviler özellikle siyah renk giysi giymeyi tercih ediyor.

 

Bu durumun sebebi ise siyah renkli giysinin, kumaş ve ten arasındaki havayı ısıtması ve aynı zamanda bir havalandırma mekanizmasının da çalışmasını sağlaması. Bu durumda ısınan havanın yerini alan hava,bedevilerin serinlik hissi duymalarını sağlıyor. Siyah kıyafetler güneşin tüm ışınlarını tenimize geçirir fakat beraberinde kızılötesi ışınlarını da. Bu yüzden güneşli günlerde açık renk kıyafet giymek çok daha faydalıdır. Kapalı alanlarda kızılötesi ışınlar vücuda nüfuz edemeyeceği için koyu rengin ısıyı daha fazla iletmesi avantaj sağlayabilir. Isı alışverişi için dışa açık içe ise koyu renk giyinmek hava ve ten arasındaki ısı alışverişi için en doğru kombinasyondur. Kışın da tabi ki tam tersi giyinmek. Kış aylarında üst üste giyinmenin asıl faydası iki kıyafet arasında hava tabakası oluşmasıdır. Hava iyi bir yalıtkandır, yani ısı iletkenliği minimumdur. Yani kış aylarında iki kat giyinildiğinde dıştakinin koyu, içtekinin açık renk olması faydalıdır.

Cam kırıklarının neden olduğu orman yangınlarının önüne geçebilmek için alınması gereken tedbirler

Cam kırıklarının neden olduğu orman yangınlarının önüne geçebilmek için alınması gereken tedbirleri söyleyiniz.

 

Günümüzdeki en büyük problemlerden biri de çevre sorunudur.Çevre kirliliği de çevre sorunun başında gelir. Çevre kirliliğinin yaşanması aynı zamanda başka problemlerin de ortaya çıkmasına zemin hazırlar. Bunların başında da orman yangınları gelir. Ormanda oluşan kirliliklerde cam kırıklarının ortalıkta bırakılması, özellikle sıcak havalarda güneş ışınlarının yansıyarak çalıların tutuşmasına ve orman yangınlarının çıkmasına sebep olmaktadır. Cam kırıklarının neden olduğu orman yangınlarının önüne geçebilmek için alınması gereken bir takım tedbirler vardır, bunlar;

 

  • Orman Genel Müdürlüğünün, yangın çıkma olasılığı yüksek yerleri tespit ederek ciddi önlemler almalıdır.
  • Kati bir şekilde ormanda ateş yakılmamalı, sigara izmaritleri yanık olarak yerlere atılmamalıdır.
  • Ormanlara yangın gözetleme kuleleri inşa edilmeli, ayrıca özellikle yaz ayları olan yangın mevsimi boyunca da, yangın riski yüksek olan ormanlarda motorize yangın ekipleri hazır olarak bulundurulmalıdır.
  • Yangın olasılığının yüksek olduğu kurak mevsimlerde ihtiyaç duyulursa ormana giriş ve çıkışlar yasaklanmalıdır.
  • Ormana cam ve cam kırıkları kesinlikle atılmamalıdır.
  • Olası bir orman yangınında görev yapacak personele yangınla mücadele hususunda gereken eğitim verilmelidir.
  • Özellikle yangına hassas bölgelerdeki yerleşim yerlerinde oturan halka eğitici ve uyarıcı bilgiler verilerek halk bilinçlendirilmelidir.
  • Ormanda piknik yapılmasına asla müsaade edilmemelidir.
  • Yangına anında müdahale önemlidir. En küçük bir yangın durumunda 177 yangın ihbar hattına vakit kaybetmeden haber verilmelidir.

Şeklinde sıralanabilir.

Daha gelişmiş teleskoplar ile yapılan araştırmaların gelecekte bizlere neler sağlayabileceğini tartışınız.

Daha gelişmiş teleskoplar ile yapılan araştırmaların gelecekte bizlere neler sağlayabileceğini tartışınız. Çıkarımlarınızı aşağıya yazınız.

 

5 senelik bir çaba neticesinde ortaya çıkarılan teleskop, evrenin kökeninin ve uzayın başka herhangi bir yerindeyaşam olup olmadığının araştırılmasında insanlığa yeni adımlar atma imkanı sağlama potansiyeline sahip. Teleskop sayesinde, uzayda yaşanan hareketlerin gözlemlenmesi ve tanımlanmayan garip cisimlerin daha yakından incelenebilmesinin mümkün olacağı, özellikle hava hareketlerinin daha yakından incelenerek pek çok farklı datanın da meydana gelmesini sağlayabileceğine dikkat çekildi. Çevre uzunluğu 1.6 km olan FAST teleskobunun, bin ışık yılı ötesindeki iletimleri algılaması düşünülüyor. Daha kolay bir ifadeyle teleskop, uzayda bulunan zayıf radyo sinyallerini belirleyecek. Ayrıca evrenin kökenine uzanan araştırmalar yapılarak dünya dışı varlıkların izi sürülecek.

 

Çinde merceğinin çapı 500 metre olan dünyanın en büyük teleskobu için özel bir platform hazırlandı ve 4450 tane panel bu alana monte edildi. Yapılan yoğun çalışmalarla birlikte teleskobun yapımını bitiren Çin hükümeti bu işlemlerin tamamı için 180 milyon dolar harcama yaptı.

 

Gelişen teleskoplarla yapılan araştırmalar neticesinde gelecekte;

  • Karadelik, karanlık madde, süper nova gibi gök cisimleri hakkında daha fazla bilgi elde edebiliriz.
  • Günümüzde yalnız sıcak ve büyük gezegenler keşfedilmiştir, artık geri kalan gezegenlerde keşfedilebilecektir.
  • Bu sayede evrende yalnız mıyız? Sorusuna cevap verilebilir.
  • Değişik dalga boylarında bulunan gök cisimleri bulunabilir.
  • Bilimsel hipotezleri destekleyecek somut veriler elde edilebilir. Evren hakkında daha fazla bilgi elde edilebilir.
  • Evrenin sınırının olup olmadığı anlaşılabilir.

 

Şeklinde sıralayabiliriz.

Her ne olursa olsun daha gelişmiş teleskoplar, bizim daha ileri seviyeleri daha da iyi görmemize imkan sağlar.

Rasathanenin kullanım amacı ve teleskobun çalışma prensipleri

Rasathanenin kullanım amacı ve teleskobun çalışma prensipleri hakkında öğrendiklerinizi kullanarak yeni bir rasathanenin kurulacağı alanın özelliklerini yazınız.

 

Rasathane diğer bir deyişle gözlemevi, uzay boşluğunda oluşan her türlü değişikliğin gözlemlenmesini, verilerin toplanmasını ve incelenmesi adına yapılan gözlem merkezi olup teleskopun icadından çok önce kurulmuştur. Günümüzde kurulan rasathaneler içinde bir yada birden çok teleskop, çalışma odaları ve atölyeler bulunur. Ayrıca dünya yörüngesi içinde dönen uydularda da insansız olan rasathaneler de vardır. Gözlemevlerioptik ve radyo gözlemevi olarak ikiye ayrılır. Optik gözlemevinde teleskop varken, radyo gözlemevinde uzayda oluşan radyo sinyallerini toplayan büyük çanaklar mevcuttur.

 

Optik gözlemevi kent ışıklarından uzak, yüksek ve az bulutlu yerlerde konumlanır. Bunun sebebi ise kent ışıklarının parlaklığının gökcisimlerinin parlaklığını sönük bırakmasıdır. Ayrıca araçlardan çıkan egsoz gazları ve tozlardan oluşan hava kirliliği de görüş mesafesini engeller. Teleskopların zayıf ve soluk görüntüleri algılayabilmesi için havanın bulutsuz ve açık olması gerekir. Dolayısıyla optik gözlemevlerinin kurulması için en doğru yer sıcak kesimlerdeki dağların tepeleridir. Dünyadaki en önemli gözlemevleri Güney Afrika’da And Dağlarında, Hawaii’de ve Kanarya Adalarında konumlanmaktadır. Bizim ülkemizde ise en tanıdık ve gelişmiş olan gözlemevi Antalya Toros dağlarında bulunmaktadır.

 

Teleskop; gökyüzündeki farklı yerlerin görülebilmesi için, 360 derece dönebilen, tepesinde açılır bir kapağın bulunduğu büyük bir kubbe altına yerleştirilir. Ayrıca günümüzde bilgisayarlı teleskoplar da oldukça gelişmiştir. Bu sayede astronomlar soğuk yerler yerine, rahatlıkla sıcak gözlem odalarında çalışabilmektedir.

 

Radyo gözlemevlerinin, optik gözlemevlerinden farklı olarak bir yapı içerisinde kurulmaması gerekir. Radyo dalgalarının uzaydan bulutlarla gelmesi dolayısıyla gözlemevlerinin kurulacağı bölge çokta önemli değildir. Teleskoplar gün ışığında olduğu gibi geceleri de kullanılabilmektedir. Radyo teleskoplar dolayısıyla yıldızlar, galaksiler ve karadelik gibi objelerden gelen sinyaller ölçülebileceği için evren daha kolay anlaşılmaktadır.

Yaşadığınız yerde rasathane kurmaya uygun bir yer söyleyiniz.

Yaşadığınız yerde rasathane kurmaya uygun bir yer söyleyiniz. Burayı niçin seçtiğinizi gerekçeleriyle açıklayınız.

 

Gözlemevlerinin tarihi Babil, Eski Yunan ve Mısır uygarlıklarına dek uzanır. Bu dönemlerde gözlemevlerine önem verilmesi dini merasimlerin ve ibadetlerin zamana bağlı olmasından dolayıydı.

 

Rasathanenin bir diğer ismi de gözlemevidir. Gözlemevleri, gözlemcilerin uzayda bulunan ay, yıldız ve gezegenleri incelemeleri için kurulmuştur. Günümüzde teknoloji oldukça ilerlemiştir. Bunun yararlı ve zararlı pek çok etkisi vardır. Zararlarının başında ışık kirliliği gelir. Işık kirliliği yıldız ve gezegenlerin görülememesine neden olur. Özellikle kentlerde, ışık kirliliği oldukça fazladır. Gözlemciler kentlerde yada ışık kirliliğinin olduğu alanlarda iyi araştırma yapamazlar. Yapsalar bile bir sonuç elde edemezler. Bu yüzden daha çok kentleşmenin olmadığı bölgelere giderler. Belirli alanlara rasathane kurarlar ve gezegenleri incelerler.

 

Yaşadığım yerde rasathane kurmaya uygun bir yer maalesef yok fakat yaşadığım şehirde var. Mesela İstanbul’da Çamlıca Tepesine bir gözlemevi kurulabilir. Çünkü Çamlıca İstanbul’daki en yüksek tepelerden biri. Gökyüzü net bir şekilde görüldüğü için yıldız ve gezegen gibi araştırmalar rahat yapılabilir.Benim oturduğum muhit bitişik nizam evlerden oluştuğu için burada gökyüzünün net bir şekilde gözlemlenmesi olası değil. Ayrıca gözlemevi kurulurken dikkat edilmesi gereken;

 

  • Yüksek yerlerde atmosfer daha ince olduğu için, gözlem kolaylaşır, dolayısıyla da gözlemevinin yüksek yerlere kurulması gerekir.
  • Etrafında başka yükselti olmamalı.
  • Bulutsuz gece sayısı çok olmalı.
  • Havadaki nem oranının düşük olmalı.
  • Hava kirliliği ve toz oranı düşük olmalı
  • Çeşitli ışık kaynaklarından uzak bulunmalı.

Gibi noktalara dikkat edilmelidir.

Uzay araştırmaları için geliştirilmiş olup günlük hayata uyarlanan teknolojik araçlara örnekler

Uzay araştırmaları için geliştirilmiş olup günlük hayata uyarlanan teknolojik araçlara yukarıdakilerden farklı örnekler veriniz.

 

Uzay araştırmaları ileri teknoloji, yüksek seviyede fizik ve mühendislik tekniği gerektirir. Uzayda ihtiyaçlarının çok olması, risk ve hata olasılığının minimuma indirilmesi gerekliliği gelişmiş ürünlerin yapılmasına olanak sağlar. Uzay için üretilip, geliştirilen fakat günlük yaşamda kullandığımız araçlar da bulunmaktadır. Bu araçların pek çoğu sağlık sektöründe kullanılmaktadır. Örnek olarak;

 

  • Yapay kalp pompası: Yapay kalp pompası, son evre kalp yetersizliğinde bulunan hastalarda kalbin pompalama görevini üstlenen, ileri teknoloji ürünüdür. Hastanın kalp yetersizliği iyileşene kadar veya kalp nakli oluncaya kadar kullanılan kısa süreli yapay kalp destek pompası olduğu gibi, hastanın geri kalan yaşamı boyunca kullanabileceği uzun süreli yapay kalp pompası da mevcuttur. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yapay kalp pompalarının ve hastaların yaşamı uzamakta, daha az komplikasyonlar oluşmakta ve daha iyi cevaplar alınmaktadır. Birinci kuşak yapay kalp pompalarının 1 senelik yaşama oranı %50 iken, 2. Kuşak pompalarda bu oran % 68-86, 3. Kuşakta ise % 88-91 olarak açıklanmıştır.
  • Çizilmeyen mercek: Cam veya sert plastikten yapılan en az bir yüzü küresel olan maddelere mercek adı verilir. Mercekler günlük yaşamda birçok alanda kullanılmaktadır. Mikroskop, gözlük camı, fotoğraf makinası ve teleskop gibi pek çok araçta kullanılmaktadır. Cisimlerin ölçütlerini küçültüp büyütmeye yarayan merceklerin ham maddesi cam, su yada mika gibi sert plastiklerdir. Gözler ise en doğal merceklerdir. İnce kenarlı ve kalın kenarlı olarak mercekler ikiye ayrılır.

 

Bunların dışında oksijen maskeleri, su filtreleri, görünmez diş telleri, donmayan camlar ve kulak termometreleri de teknolojik araçlara örnek olarak verilebilir.

Bir gün insanoğlu tayyaresiz de göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Bir gün insanoğlu tayyaresiz de göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki Ay’dan bile haber yollayacaktır. Bize düşen görevse bu konuda fazla geri kalmamayı temindir.” sözünden anladıklarınızı açıklayınız?

 

Bu sözle Atatürk her zamanki gibi ileri görüşlülüğünü ortaya koymuştur. Yaşadığı dönemde gerçekleştirilen uzay teknolojileriyle alakalı yapılan çalışmalar doğrultusunda halkına bıraktığı bu öğüt tamamen bilimsel açıdan gelişmeyi amaçlar. Ülkemizin bilimsel olarak uzay teknolojilerinden geri kalmamasını, bu konuda öncü bir konumda olması gerekliliğini, bu hususta çalışmalar yürütülmesi gerektiğini öğütlemiş, bizlere de bunu ödev olarak bırakmıştır.

 

Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti’nin gelişmiş ülkeler seviyesine çıkabilmesi ve çağı yakalayabilmesi yolunda en doğru yol göstericinin fen ve bilim olduğunu ifade etmiştir. Atatürk’ün bilim ve teknolojiye verdiği önem yalnız sözleriyle değil, bu alanda yapmış olduğu bir takım uygulamalarıyla da göstermiştir. Bu yüzden Atatürk, Cumhuriyetin ilanından sonraki zaman diliminde eğitim alanındaki faaliyetlerin geliştirilmesine ciddi önem vermiş neredeyse dünyadaki tüm bilimsel gelişmeleri takip edebilmek için, dünyanın çeşitli üniversitelerine öğrenciler gönderilmiştir. Üniversite seviyesinde eğitim ve öğretim faaliyetlerini devam ettiren kuruluşlarda düzenlemeler yapılarak, bu kuruluşların modernleşmesi sağlanmıştır. Bunun yanında öğretim faaliyetlerine ilave olarak, ülke genelinde, kuruluş amacı belirli bir konuda araştırma yapma olan enstitüler kurulmuştur.Bilim ve bilimsel düşünceyi temel alan bir lider olan Atatürk, Milliyetçilik, Cumhuriyetçilik, Devletçilik, Halkçılık, Laiklik ve İnkılapçılık ilkeleri, Türk Milletini bilim temelinde çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırmayı amaçlamıştır. Mustafa Kemal’in bilime verdiği değer ve bilimsel bakış açısını ‘şahsına münhasır bir modelle’ oluşturmuştur. İlke ve inkılaplarına koyduğu yasalardan açılmasını sağladığı kurumlara dek önderlik ettiği her uygulamada kendine özgü niteliklerden izler vardır.