“İyilik” kavramını tanımlamanız istense nasıl tanımlardınız?
Herhangi bir karşılık beklemeden yapılan yardımdır iyilik. Yapıldığı zaman insanın ruhuna iyi gelir. İnsanın önce kendi daha sonra da toplum huzurunun gelişmesini sağlar. İyilik sadece insanlara karşı yapılmaz, bitkilere hayvanlara karşı da yapılır. Örneğin sokakta aç, üşümüş bir sokak canına yapılabilecek en güzel iyilik onu koruma altına almaktır. Bir kap su, bir kap mama ve korunaklı bir yerde barınmasına vesile olmak. Gözleri görmeyen bir kedinin yaşamını kolaylaştırmak, kırığı olan bir köpeğin kalça tedavisini yaptırıp daha sonra o köpeğin koşup mutlu olduğunu görmek ya da korunaksız bir yerde bebeklerini dünyaya getiren bir anne kedinin bebeklerini huzur ve güven içerisinde büyümesine yardımcı olmak. İyilik, kişinin kendisini daha iyi hissetmesini sağlayan en güzel duygudur.
İyilik daha çok merhamet sahibi olan insanlara nasip olur. Kimi zaman insandan insana bulaşarak ortaya daha da güzel haller çıkar. İyilikte asla karşılık beklenmez, başa kakılmamalıdır. Aksi halde yapılanın hiçbir şekilde kıymeti kalmaz. İyilik yapmak için zengin olmaya gerek yoktur, kişinin gönlünün zengin olması yeterlidir. İyiliğin sevgi, mutluluk ve yardımlaşmayla doğrudan bir bağlantısı vardır. Örnek verdiğimiz minik dostlarımızdan yola çıkarsak, onlara yaptığımız iyiliğin karşılığı kocaman çıkarsız bir sevgidir. Bizi koşulsuz severler. Sevgide insan için en büyük gereksinimdir. Kendimizi daha iyi hissetmek için her daim çevremize iyilik yapalım. Karşılık beklemeden yapalım elbet günün birinde farklı bir şekilde yaptıklarımız bize dönecektir.