Yaşadığınız yerin yöneticisi olsaydınız çocuklar için hangi oyun alanlarını hazırlardınız? Arkadaşlarınıza anlatınız.
Çocuklar hem toplumun hem de ülkemizin geleceğidir. Bu yüzden yatırımdan aslan payını çocuklar almalıdır. Çocuklarımızın hem eğitimi hem de sosyal faaliyetler açısından her türlü imkanı sağlamaktan kaçınmamalıyız. Hayal güçlerini geliştirmeli, yeteneklerini erken keşfetmeli, her çocuğu kendi yetenekleri doğrultusunda geliştirmeliyiz. Çünkü çocuklar dünyamızın geleceğidir.
Ben yaşadığım yerin yöneticisi olsaydım çocukların gelişimini en önemli görevlerimden biri olarak kabul ederdim. Onların yaşlarına göre gelişimi için hiç bir masraftan ve çalışmadan kaçınmazdım. Çocuklarını doya doya yaşayabileceği yaşıtları ile birlikte oynamasına imkan verebilecek oyun parkları inşa ederdim. Bu parkları inşa ederken biraz alışılmışın dışına çıkardım. Klasik kaydırak, tahterevalli, salıncak, atlı karınca, kum – toprak alanları haricinde hayal dünyalarını ve el becerilerini geliştirebilecekler ortamlar hazırlardım.. Mesela;
- Zeka geliştirici yap-boz alanları oluştururdum. Seviye seviye günlük hayatta görebilecekleri resimleri, karakterleri yapboz haline getirirdim ve çocukların bunları toplayabileceğini yapbozları tamamlayabileceği ortamlar yapardım.
- El becerisi isteyen eşyalar yapabilecekleri ve onlara yardımcı olabilecek eğitmenlerin olduğu ortamlar hazırlardım. Örneğin çocuğa hazır uçurtma verip ol bunu uçur oyna demek yerine gel beraber sana uçurma yapalım kendi uçurtmanı kendin yap yeteneği kazanabileceği ortam hazırlardım.
- İnternetin ve bilgisayarın faydalı işler için kullanıldığını anlatabileceğim eğlenceli oyun yerleri hazırlardım. Özellikle de internetin nasıl kullanılması gerektiğini nasıl kullanırsak bize çok faydalı olacağını analatan eğitici oyunlar öğretirdim. Çünkü günümüzde en büyük güç bilgidir. Bilgi ise şuan internettedir. Doğru kullanımında en büyük silah internetteki bilgi olacaktır.