Anı yazmak diğer edebi türlere göre daha kolay mıdır?

Anı yazmak diğer edebi türlere göre daha kolay mıdır? Düşüncelerinizi nedenleri ile paylaşınız.

 

Anı yazılarında yaşadığımız ya da tanık olduğumuz olaylar anlatılır, olay yaşanıp bitmiştir. Sonuçları vardır. Olay esnasında konuşmalar gerçekleşmiş, duygular yaşanmıştır. Aynı zamanda aklımızda kalan şekli ile yazılır. Günlük gibi günü gününe yazma zorunluluğu yoktur. Bir konu üzerine sıfırdan bir kurgulama yapma gereksinimi yoktur. Olayın akışına uygun, hissettiklerimizi, konuşmaları aktarabiliriz. Biyografilerdeki gibi tarihe veya kendi yaşantımıza da sıkı sıkıya bağlı kalmamıza gerek yoktur. Tabi anı yazısının da ilgi çekici bir yanı olmak zorundadır. Yoksa sıradan bir günü anı diye anlatmamız çok da mantıklı olmaz.

 

Anı yazıları kişinin bakış açısına göre yazıldığı için gerçeklik anlamında farklılıklar söz konusu olabilir. Şöyle ki, arkadaşımızla ilgili bir anıyı yazarken olayı o farklı, biz farklı hatırlıyor olabiliriz veya yaşananlar onun zihninde farklı yorumlara, düşüncelere, duygulara yol açmış olabilir ama bizim için bambaşka bir gerçeklik söz konusudur. İnsanın kendi kendini anlatması da güç olabilir kimi zaman. Kimi zaman duygu ve düşüncelerimizi net olarak anlatamaya bilir veya istemeden de olsa sansürleyebilir ya da saptırabiliriz. Tabi her yazılan anı edebi bir yazı olarak kabul edilemez. Edebi bir yanı, değeri olması gerekir. Akıcı bir dil kullanılması, samimi bir anlatımın olması gereklidir. Bazılarına göre zor olduğu gibi bazılarına göre kolay olabilir. Bence yaşanmış bir olay anlatıldığı, olay anlatan kişinin çevresinde döndüğü için öykü, roman gibi türlere göre daha kolaydır.

 

Diğer yazılarımız için dershane anasayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir