Her konuda göştermiş olduğu ince düşüncesi ve hoşgörülülüğü herkes tarafından bilinen güzel vatanımızın kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara karşı özel sevgi ve onlara vermiş olduğu değer de adeta dillere destandır. Nitekim Atatürk, yaşı, yurdu, ırkı vs. fark etmeksizin herkesin varlığına ve düşüncesine her anlamda saygı göstermiş, olabildiğince hoşgörülü davranmış ve asla küçümseyip hor görmemiştir. Atatürk’ü geçmişten günümüze diğer liderlerden ayıran en önemli özelliği de budur.
İşte Atatürk’ün ülkenin düşmanla pençeleştiği zorlu savaş günlerinde de olsa kendisine mektup göndermiş olan 10 yaşındaki kız çocuğunun mektubuna, mektubu eline alır almaz yanıt vermesi de işte onun tüm bu özelliklerinden kaynaklanan bir davranıştır.
Atatürk’ün Çocuk Sevgisi
Atatürk, yaşamı boyunca çocuklara karşı özel bir sevgi duymuş ve onlara çok değer vermiştir. Hatta öyle ki içindeki bu büyük çocuk sevgisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış günü olan 23 Nisan gibi özel bir tarihi çocuklara armağan etmesine neden olmuş ve böylece bugünü çocukların bayramı olarak ilan etmiştir. Bu sevgiyi en büyük şekilde içinde saklayan Atatürk, sevdiği herkese “çocuk” diye hitap ederdi. Ona göre çocuk, sevgi anlamına geliyordu. Çocukların riyakârlık bilmeden tüm isteklerini içlerinden geldiği gibi söylemeleri, onun en çok hoşlandığı şeylerden biriydi. Her ne kadar çocuğu olmasa da içinde bitmek tükenmek bilmeyen bir çocuk sevgisi vardı.