Görev aşkı sözünden ne anlıyorsunuz? Açıklayınız.
İnsanın dünya üzerinde geçirdiği zaman dilimine hayat ya da ömür demekteyiz. Ortalama olarak 70 yıl olan insan ömründe ise her bireyin geçirmiş olduğu evreler yaklaşık olarak aynıdır. Bir çocuk dünyaya gelir büyür eğitim alır ya da şartlar dâhilinde mesleki eğitim alır. Büyür ve çalışma hayatına atılır bu çalışma hayatı da ortalama olarak her bireyin 20 ‘li yaşlarında başlar ve emeklilik yaşı olan 50 ‘li yaşlara kadar devam eder. İşte bu süreçte kişinin meslek seçiminde en önemli unsurlardan biri doğru meslek seçimidir. Doğru mesleği seçen insanlar iş hayatlarında başarılı ve mutlu olurken sevmediği işlerde çalışan insanlar ise daha başarısız ve mutsuz olmaktadır.
Şöyle bir söz ile bunu açıklayabilir: eğer sevdiğin işi yapıyorsan bir gün bile çalışmış sayılmazsın.
İnsanların meslek seçimleri işte bu sebeple oldukça önemlidir. Doğru işte mutlu olan bireyin görevini icra ederken tabiri caizse görev aşkıyla çalıştığını görürüz.
Görev aşkı kişinin işini severek yapması ve işinin yalnızca biri ş değil kendisine huzur ve mutluluk veren brik kavram olmasını düşünmesiyle meydana gelen bir durumdur.
Çocuklardan nefret eden bir insanın iyi bir öğretmen olmasını ve görev aşkıyla işini icra etmesini nasıl bekleriz?
Silahtan nefret eden bir polisi düşünün, hangi suçluyu yakalarken bu benim milletime karşı görevim diyebilir.
İnsandan nefret eden bir sosyolog nasıl toplumu anlayabilir?