Hayatınızda aldığınız herhangi bir karar ve bu kararın sonucu ile ilgili bir konuşma yapınız.
Hayatta ne olmak istediğinize çocuk yaşta karar verirsiniz. Eğer bir kararınız yoksa size hiçbir rüzgâr yardım etmez ve savrulur durursunuz. Edebiyata olan ilgim çok küçük yaşlarda başladı. İlk okuma kitabımla birlikte kelimelerin büyüsüne kapıldım ve evet dedim bu benim. Ben sihirli kelimeler yazabilirim. Ve 8 yaşında ‘ Samet Behrengi- Yıldız ve Konuşan Bebek – kitabının son sayfasında kararımı vermiştim.
Yazar olacaktım! Aldığım karar başta sadece bir hayal bir etkilenme gibi görünüyordu. Zaman geçtikçe bunun bende oldukça şiddetli bir arzuya dönüştüğünü ve yazma isteğinin engellenemez bir istek olduğunu gördüm.
‘Kararımı hayallerle hayallerimi eylemlerle süsledim.’
Eğer ben bir yazar olacaksam önce çok okumam gerekirdi. Neredeyse tüm ilkokul ve ortaokul yıllarımı kütüphanelerde geçirdim. Tanıştığım her yeni yazarın hayallerini kendi hayallerime eşleştirdim.
Kitapların önsözlerini okumadan kitapları bitirmezdim ve burada fark ettim ki, eğitimli insanlar daha başka cümleler kurabiliyor.
Yani eğer bir gün verdiğim karar neticesinde yazar olabilirsem, eğitimli olmam gerekiyordu.
Kendime yatırım yaptım. Hayatım boyunca hiç bilgisayar oyunu oynamadım. Okumak ve anlamak üzerine geçirdim tüm vakitlerimi. İnsanları dinledim insanları anlamaya çalıştım ve üniversite tercihimi Türk Dili ve Edebiyatı okumaktan yana yaptım. Hem sanatı bilmeli hem de bilimi öğrenmeliydim ki güneş olmasam bile gökyüzündeki en parlak yıldız olabileyim.
Sonuç mu?
Okul bitti, hayatla baş başa kaldık. Şimdi bu yazıyı okuyan sizler gibi birçok öğrencim oldu.
Ve onlara hep şunu söyledim asla verdiğin karardan vazgeçme!
Önüne her tür engel çıkacak, başına her şey gelecek ama sen hedefini koyduysan o senindir. Koş ve onu al. Yürüyerek ulaşamazsın koş herkesten daha hızlı koş. Ve yine çocukken vazgeçmek istediğimde dönüp tekrar okuduğum o atasözünü paylaşıyorum. Hedefe giden yolda ışık olması dileği ile…
“Afrika’da her sabah bir ceylan uyanır; en hızlı aslandan daha hızlı koşması gerektiğini, yoksa öleceğini bilir. Afrika’da her sabah bir aslan uyanır; en yavaş ceylandan daha hızlı koşması gerektiğini, yoksa aç kalacağını bilir. Aslan ya da ceylan olmanızın bir önemi yoktur. Yeter ki, güneş doğduğunda koşmak zorunda olduğunuzu bilin.” Afrika Atasözü