Orta Asya bölgesinin yaşam şartlarını araştırdığımızda otlak yetersizliği, kuruma, hayvan hastalıkları ve çeşitli etnik çatışmalar ile zor yaşam şartlarına sahip olduğunu görürüz. Orta Asya’da yaşasaydım bu güçlükler ve çatışmalar içinde kendimi bulabilirdim. Ulaşım imkanlarım şu anki kadar rahat olmazdı. Özgür vatandaş olma bilincim olmayabilirdi. Rahat ve lüks içinde yaşayan ülkemize göre kıyaslama yaptığımda çocuk yaşlardan itibaren hayatla mücadele etmek zorunda kalarak güçlük çekerdim. Hayvan beslemek yani hayvancılık ile uğraşmak zorunda kalabilirdim. Bu benim için büyük bir güçlük olurdu. Çünkü hayvanlar ile aram pek yoktur.
Sınır çatışmalarını ve komşu ülkeler arasındaki problemleri göz ardı edemem. Bu problemler sürdüğü sürece Orta Asya’da yaşasaydım ben de hayatımı sürdürüp sürdüremeyeceğim konusunda endişelere kapılabilirdim. Daha zorlu ekonomik şartlarda yaşayacak olmam da muhtemel bir durumdu. Fakat Orta Asya’da yaşamanın en zorlu yanlarından birisi de dünya ile iletişimde olamamaktır. Ben de Orta Asya’da yaşasaydım internet, bilgisayar, telefon kavramlarından uzak bir şekilde büyüyebilirdim. Yiyecek – içecek çeşitliliği de ülkemizdeki kadar fazla değil, bu sebeple de birçok gıda tüketiminden mahrum kalır sağlık problemleri ile karşılaşabilirdim. Sağlıksal süreçlerin yanı sıra eğitim anlamında da zorluklar ile karşılaşırdım. Eğitimimi yeterince alamaz, ilim derslerinde başarılı olamazdım.