Sosyal hayatta insanlar sürekli etkileşim ve iletişim halindedir. Bu durum yapılan işlere de yansımakta ve bazı işlerin yapılması için iş bölümü yöntemine başvurulmaktadır. Bu da işlerin çok daha hızlı bir şekilde yapılmasını sağlamaktadır. Sosyal hayat denildiğinde akla bu kavrama paralel olarak insanların bir arada yaşaması gelmektedir. İnsanların birlikte yaşaması iş bölümünü zorunlu hale getirmektedir.
İnsan sosyal bir varlıktır ve diğer insanlarla etkileşim içinde olmaya ihtiyaç duyar. Zaten bunun bir sonucu olarak insanlar tarih boyunca sürekli topluluklar halinde yaşamış ve yapacakları işlerde iş bölümüne gitmiştir. İnsanlar tarafından oluşturulan toplumlarda her bireyin farklı sorumlulukları ve işleri vardır. Bu sorumluluklar yani iş bölümünde üzerine düşen vazifeler eksiksiz bir şekilde yapılırsa, toplumun genel işleyişi zarar almadan devam eder ve o toplum gelişir. Aynı durum herhangi bir iş için de düşünülebilir. İş bölümü ile bir insanın tek başına yapamayacağı ya da yapsa bile çok uzun sürecek olan işler çok kısa bir sürede eksiksiz olarak halledilmektedir. İş bölümü yapmak, verimliliği arttıran en önemli unsurlardandır.
İş bölümü sayesinde insanlar hem işlerini daha hızlı yapar hem de diğer insanlarla iletişim halinde olma imkanını bulur. Bu ise insanların mutlu olmasına sağlayan çok önemli bir iştir. Sosyal hayat ve iş bölümü birbirini tamamlamaktadır.