Tanrı’nın varlığıyla ilgili farklı görüşlerin ortaya çıkmasının sebepleri neler olabilir?

Tanrının varlığıyla ilgili farklı görüşlerin ortaya çıkmasının sebepleri neler olabilir? Tartışınız.

Geçmişten günümüze kadar tüm dünyada temel amacı inanç olan birbirinden farklı din ve inanç sistemleri bulunmaktadır. Her inanç yapısını incelediğimizde kendine has fikir, öğreti, alışkanlıklar, inanışlar, kabullenmeler ve ibadetler vardır. Yaşam ve ölüm sonrası hayatın nasıl olacağına dair bilgiler veren dinler ve toplum yaşantısını düzenleyen inanışlar her çağda görülmüştür.

Din Felsefesinde Tanrı’nın varlığı veya yokluğu açısından çeşitli tartışmalar yapılmaktadır. Bu tartışmaların odağında şu sorulara yanıt aranır. “Tanrı’nın varlığı kanıtlanabilir mi?” “Tanrı inancı insanlara sonradan mı yoksa Tanrı tarafından mı verilmiştir? “Tanrı evrene nasıl müdahale eder?”

 

Aslında Tanrı’nın varlığı ile ilgili tartışmalar daha çok “Bilgi Felsefesi” tarafından ele alınmaktadır. Bu nedenle Tanrı’nın varlığı veya yokluğu açısından öne sürülen görüşlerin verdiği delillerin geçerliliği araştırılır. Burada gösterilen deliller aklın merkezinde oluşturulmuş delillerdir.

Bunun dışında Tanrı’nın varlığı veya yokluğunu savunan ancak hiçbir delil gösteremeyen inanışlarda vardır. Felsefi bakış açısı içinde sorgulayan ve araştıran insanlar aklını ve duygularını kullanarak bu ileri sürülen görüşleri kabul ederler. Çünkü hem felsefede hem de Dinde akıl ön plandadır.

Aklını ve kalbini kullananlar bu evrenin yüce bir yaratıcı tarafından var edildiği gerçeğini hemen kabul ederler. Onlar için en önemli delil insanoğlunun doğum serüvenidir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir