Bir dilin ayni anlamı, değişik yapılarda anlatabilme imkânı vermesi o dilin hangi özelliği ile ilgilidir?

Bir dilin ayni anlamı, değişik yapılarda anlatabilme imkânı vermesi o dilin hangi özelliği ile ilgilidir?

 

Dilin Sınırı Yahut Sınırsızlığı 

Bir dilin zengin olduğunun göstergelerinden biridir aynı anlamı gelecek cümleler dizgisini farklı biçimlerde söyleyebilmek. Bu dilin sınırlarının geniş olduğuna ve kişinin kulağına en güzel gelen cümle yapısını kullanmasındaki özgürlüğüne de kanıt oluşturur. Küçücük bir alana hapsolduğunuzu düşünün mesele. Hareket alanınız o yerle sınırlı kalacak ve belki koşmak isterken bir duvara çarpacaksınız. İşte dil zenginliği de  insan için o sınırı çizer.

 

Duygu ve düşünceleri yani aslında bireyin kendini ifade edebilmesinin yegane yoludur dil. Kültürü taşır, birikimleri ve bilgileri aktarır. Hislere tercüman olan ahenkli şiirler yazdırır sonra. Bir olay karşısındaki tepkiler insandan insana büyük değişim gösterebilmektedir. Ve aynı olay farklı insanların dilinde bambaşka bir hale bürünmektedir. Bakış açılarına, bilgi birikimlerine, kelime dağarcığına, hayat görüşlerine ve en önemlisi kullandığı dilin zenginliğine göre olayı anlatmak için seçecekleri cümleler değişiklik gösterecektir. Bundan daha doğal bir şey olamaz, yorum farkıdır bu.

 

Yorum farkı dedik ama bir ayrıntıyı atlamamak gerekiyor. Aynı anlamı farklı yapılarda verebilmek için dilin buna müsait olması gerekiyor. Anlamı bir iki ayrı cümle sizde aynı etkiyi de uyandırmayabilir. Cümlenin söyleniş biçimi bazen bizi cümlenin anlamından daha fazla etkileyebilmektedir. Dilin çarpıcılığı da bundan ileri gelir zaten. Zira anlam bakımından ikiz olmasına rağmen farklı yapılarıyla dilimize girmiş nice atasözü ve özdeyiş vardır. Dil sınırlarını genişletmiş ve içinde özgürce hareket edilecek bir alan bırakmışsa edebiyat gelişmiş zenginleşmiştir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir