Bir insanın yetişebileceği en güvenli ortam neresidir?
Gelişim sağladığımız sosyal çevre ve aile hayatımız bizlerin yetişmesi açısından önem arz eden bir konu. Kişi ailesinden aldığı eğitimle yetişirken sosyal çevrenin etkisini de unutmamak gerekir. Bir insanın olumlu yahut olumsuz gelişimini sürdürdüğü yaşantısı boyunca belli etkilerde kaldığı biliniyor.
Aile dini ve ahlaki değerleri aşılarken sosyal çevre ise dış dünya ile irtibatını sağlamasında önemli rol oynuyor. Olumlu yönde insanların gelişmesi ve çocuklarımızın eğitimi zamanla kişide kalıcı izler bırakabilir. Bu izler kişinin tüm yaşantısı boyunca karşılaşacağı ölçüde belirleyici olur. Bu nedenle kişinin güvenli bir ortamda yetişmesi temel amaç olarak karşımıza çıkar. Güvenli ortam derken bu aranarak bulunacak bir şey değildir. Yalnız şartları sağlamak bizim elimizdedir. Gerekli olgunluk düzeyinde yetiştirilen insanlar bilinçlendiği kadar tercihlerinde belirleyici olur. Her tercih bir vazgeçiştir sözünü duymuşuzdur. Öyle tabi bizler iyi olanı tercih ettiğimizde kötü olandan vazgeçmişiz demektir. Tercihlerimizi buna göre şekillendirip iyi olana yöneldiğimiz takdirde güvenli ortamı da kendimiz sağlayabiliriz. Ailenin ve sosyal çevrenin görevi elbette mühimdir.
Bunun yanında gelişen ve olgunlaşan kişinin kendini korumaya alması ve arkadaşlıklarını ona göre belirlemesi bir seviye daha üstündür. Çünkü aile bireyi ne kadar yetiştirirse yetiştirsin her zaman kişinin yanında yer almaya bilir. Yaşadığı sosyal çevre kişiye kötülüklerden uzak durması gerektiği konusunda ne kadar baskı uygularsa uygulasın kişi gizlice olumsuz davranışlar sergileyebilir. Bu nedenle zihinde oluşturulacak dini ve ahlaki değerlerin üstünlüğü ve uyma zorunluluğu kişinin kendisi için oluşturacağı güvenli ortamın ta kendisidir. Bundan sonra isterse en kötü muhitte en kötü arkadaşlıkları olsun kendini koruyabilir.