“Bir ulusun uygarlık düzeyi, üzerinde yaşadığı toprakları ağaçlandırmasıyla ölçülür.” Özdeyişi ile ilgili duygu ve düşüncelerinizi açıklayınız.
Bir milletin üzerinde yaşadığı toprakların nasıl olduğu, o milletin uygarlık düzeyi ile yakından ilgilidir. Yaşadığı toprak parçasına değer veren, onu koruyan, geliştiren milletler medeniyetlerini de geliştirir. Ancak bu uluslar uygar toplum olmayı başarırlar. Tarihi eserlerini, doğal varlıklarını koruyan, yaşadığı yeri daha iyi hale getirmek için ağaçlandıran toplumlar medeniyetleri de kurar, geliştirir ve yaşatırlar. Ağaçlar, ormanlar vatanın akciğerleri gibidir. Oksijen ve su kaynaklarımızı oluştururlar. Ağaçlar, yapraklarında bulunan klorofil ile karbondioksiti, güneş ışığı ile oksijen dönüştürürler. Soluduğumuz hava onlar sayesinde üretilir. Güneş ışığı ile birlikte bitki örtüsü dünyamızın yaşam kaynağıdır. Aynı zamanda bitki örtüsü ve ormanlar yağışların oluşumuna yardımcı olur, erozyonu önler. Birçok canlıyı içerisinde barındırırlar. Aynı zamanda ağaçlar sayesinde birçok farklı türde yiyecek, ilaç, kozmetik, mobilya, kâğıt sektöründe kullanılan hammaddeler elde edilmektedir.
Franklin Roosvelt’ e ait bu özdeyişte ağaçlandırmanın uygarlık düzeyi ile yakından bağlantısı olduğu vurgulanmaktadır. Yeşil alanları korumak ve geliştirmek psikolojik ve sosyolojik bağlamda da uluslara birçok katkıda bulunur. Bir millet ki ağacı koruyordur, hayvanı da korur. Hayvanları koruyan insanı da korur. Kısacık bir zamanınızı bile ağaçlık bir alanda geçirmek sizi ferahlatır, dinlendirir, sakinleştirir huzur verir. Toplumsal olarak ağaçlandırma faaliyetlerine önem vermek bizleri bir amaca yönlendirirken aynı zaman da birlik ve beraberliğimizi de pekiştirir. Tarih boyunca bir su kaynağının yakınlarında, ağaçlandırılan bir bölgeden, medeniyetler yeşermiştir.