Gazneliler ve Selçuklular Dönemi’nde Farklı Dillerin Kullanılmasının Nedenleri Neler Olabilir? Bu Durum Türkçenin Gelişimini Nasıl Etkilemiş Olabilir?
963 senesinde Sultan Alp Tekin tarafından Gazneli Devleti’nde de, 1037 tarihinde devlet haline gelen Selçuklularda da devletlerin resmi yazışma dili Farsçaydı. Nitekim Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı devletlerinde de farsça resmi yazışma dili olarak kullanılmıştır.
Ancak Osmanlı’da bu gelenek belli bir müddet sonra terk edilmiştir. Osmanlı Devletinde Farsça dışında Arapça Türkçe dillerinin birbirilerinden etkilenmesi sonucu üçlü bir yapı hâkim olmuştur. Fakat jön Türk hareketiyle başlayan ve cumhuriyet dönemlerinde zirve noktaya ulaşan dilde Türkçeleştirme faaliyetleri bu karmaşık dil kullanımını belli oranda ortadan kaldırmıştır.
Türkler, Türk Dili ve Kültürel Etkileşim
Türkler her ne kadar çok iyi birer asker ve devlet kurucusu olsalar da, devletleşme süreci içerisinde bir devlette olması gereken tüm birimler kimi zaman eksik kalmıştır. Ayrıca göçebe bir kültürel yapıya sahip olan Türkler, yerleşik ve daha köklü kültürlere sahip kavimlerle etkileşime girdikleri vakit bu kavimlerin kültürlerinden etkilenmişler, dillerini, yaşam biçimlerini ve devlet yönetim şekillerini taklit etmek ve yorumlayarak kendi adet ve geleneklerine uyarlamaktan çekinmemişlerdir.
Nitekim hem Gazneli hem de Selçuklu devletleri zamanlarında baskın kültür olarak karşılarına Fars dili ve edebiyatından ve hatta devlet idaresinden etkilenmişler ve kültür ve gelenekleri devam ettirmişlerdir. Ancak ister beylik olsun ister devlet olsun Türkler kurdukları yapılarda Türkçeyi resmi dil olarak da kullanmışlardır. Bunların en bilindik örneğini ise başında Karamanoğlu Mehmed Bey’in bulunduğu Karamanoğulları beyliği oluşturmaktadır.
Arapça ve farsça gibi dillerin Türkler tarafından devlet yönetiminde kullanılması ise hem dil hem de edebiyat açısından Türk dilinin gelişmesine katkı sağlamış olmakla birlikte bu dillerin kuvvetli tesiri altına da girmiştir.