İnsan Etkisiyle Doğal Ortamda Meydana Gelen Olumsuz Değişimlerin Sebepleri Nelerdir?
İnsanlar sürekli olarak doğayla iç içe olmak zorundadır. Etkileşim halindeki oldukları doğayla her an beraber bir yaşam çizgisinde ilerlemektedirler. Bunun sebebi ise insanların tüm gereksinimlerini doğadan karşılamasından dolayı gözlemlenebilmektedir. Aynı zamanda da insanların ekolojik dengenin bir parçası olmasından kaynaklı olarak da doğadan kopması mümkün değildir. Beslenme, barınma ve korunma gibi gereksinimlerini tamamen doğal yoldan karşılayan insanların doğadan kopması da asla mümkün olarak görülmemektedir.
İnsanların gelişmeleri ile beraber doğadan istekleri daha da artış göstermektedir. Doğada var olan nimetleri tamamen hırslarından kaynaklı olarak adeta sömüren insanlar, aynı zamanda da doğanın daha kötü bir yapıya bürünmesi noktasında da en önemli faktör olarak değerlendirilmektedir. Doğaya verilen en temel kötülük olarak da kirlilikler adından söz ettirmektedir. Çevre kirliliği denilince sadece atıklardan ibaret bir durum şekillenmemekle beraber su, hava, ses, ışık ve şehir kirliliklerinden bahsedilebilmektedir. Bu tip olumsuzlukların da doğaya ciddi anlamda zarar veren ögeler olarak da ifade edilmektedir. Kirlilik sonrasında ortaya çıkan sonuçlar arasında atmosferin incelmesi, ozon tabakasının delinmesi, buzulların erimesi, iklimlerin değişmesi, azalan su kaynakları, yangınların artması ve ormanların azalması şeklinde olduğu da görülebilmektedir.
İnsanların hızlı bir gelişim göstermesinin en olumsuz yankısı doğaya karşı olmuştur. Sanayileşme, şehirleşme ve gelişen teknolojiden kaynaklı olarak olumsuz bir durumun söz konusu olarak görülmesi mümkündür. Bu durum enerji ihtiyaçlarını karşılamak için doğayı tahrip etmek anlamına da gelmektedir. Bunun yanı sıra bitki ya da hayvan türlerinin yok olmasına da sebebiyet verebilecek bir gelişme olarak da ifade edilmektedir. İnsan kaynaklı zararlar sonrasında da doğal dengenin kayda değer bir biçimde bozulduğu da görülebilmektedir.