Zor durumlarda kalmanın insan davranışlarını nasıl etkiler?

Zor durumlarda kalmanın insan davranışlarını nasıl etkileyebileceğini tartışınız.

Zoru sevmek diye bir tabir kullandınız mı hiç hayatınız da ? İlla ki kullanmışızdır. Çevremiz de ki inşalar arasında tarif yaparken kullanmadıysak kendimiz için kullanmışızdır. Kullanmasak da duymuşuzdur. İnsan neden zoru sever diye düşünmedik aslında bu tabiri kullanırken. O kadar çok şeyi düşünmeden konuşuyoruz ki… İnsan kendine iyi geldiğini düşündüğünden mi sever zoru yoksa onu güçlü tuttuğu için mi bilinmez. Herkes kendi içinde kendine göre cevap versin buna. Herkesin fikri farklıdır elbet ama bana göre bir kişi zoru tek bir nedenden dolayı sevmez. Bunun birkaç nedeni vardır. Kendine güveniyordur, iyi geldiğini düşünüyordur, şükür etmek için bir sebebi vardır… Gibi.

 

Zor durumda kalıp istemeden de olsa katlanmak zorunda  olduğumuz durumlar ise tabi ki davranışlarımızı etkileyecektir. Psikolojik etkilerine kesin gözüyle bakabiliriz. Bunun yanı sıra dışarı karşı kendini yalnızlaştırma, ya da tam tersi çok insanla bir araya gelip bu durumu unutmaya çalışma, şiddete başvurma veya çok sakin olma gibi sıralayabiliriz. Yaşanan zorluğun derecesine göre de değişir bu durumlar. Etkisi çok fazla olmasına olsun ama çözümü için sadece sakinleştirici var. Bu insan sakinleştiricinin etkisi geçtiğinde ne yapmalı peki ? Tekrar bir sakinleştirici daha mı ? Komik oluyor. Artık bilim çağının içindeyiz. İnsan davranışları konusunda gerekirse ders bile okutulmalı. Bu konuda bilinçlenmek çok önemli. Şöyle de düşünebilirsiniz zor durumda olmasanız bile zor durumda olan birinin yaşamış olduğu durumu dışarıdan gözlemleyebilir, ona yardımcı olabilmek adına istediği tarz da ona yaklaşabilirsiniz. Fayda sağlamak denilirken kendimiz için düşünmemeliyiz sadece. Başkasını da anlamaya gayret etmeliyiz. Anlayamıyoruz diye de geri çekilmemiz onu daha da itmez mi o çukura ? Anlayan ve anlaşılabilir olmamız topluma fayda sağlar. Bu neden le zoru sevmeyen birini gördüğünüzde lütfen üzerine gitmeden anlamaya ve ona yardımcı olmaya çalışın. Sakın hal ve hareketlerine bakarak ona kızmayın. Bu onun değil yaşadığı zorluğun öyküsü.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir